Çocukluk döneminden tamamen erişkinliğe geçmeden önce yaşanan süreç olan ergenlikte, hormonal ve karakter değişimine bağlı çocuklarda sinirlilik hali meydana gelebilir. Bu da ebeveynlerle olan düşünce birliğini ve sevgi bağını zedeler. Uzmanlar bu konuda özellikle ebeveynlerin daha hassas davranması gerektiği konusunda uyarılarda bulunur. Ergenlik dönemindeki sinirli çocuğa nasıl yaklaşılmalı?
Ergenlik, bir olgunlaşma evresidir. Çocukluktan yetişkinliğe adım atma sürecine verilen bu çağ kız ve erkek olmak üzere farklı yaşlarda gerçekleşir. Belirtiler farklılık gösterse de genelde fiziksel ve ruhsal değişimler gözle görülür bir şekilde fark edilir. Ergenlik döneminin başlangıcı ortalama olarak erkeklerde 10-15, kızlarda ise 9-13 yaşları arasında başlamaktadır. Yapılan araştırmalar sonucu %95 bu yaş skalasını belirtse de %5'lik kısım farklılık göstermektedir.
ERGEN ÇOCUK VE EBEVEYN ÇATIŞMASI!
- Ergenlik döneminin temelinde çatışma mevcuttur. Bu hem fizyolojik, hem ruhsal, hem de çevreyle olmaktadır. Çocuk yaştan kalan somut düşünceler yerini daha soyut düşüncelere bırakırken, kırılganlıkları da artmaya başlamaktadır.
- Farklı bakış açıları sergilemeye, farklı duygular hissetmeye başlayan ergen için, duygusal ilişkiler, arkadaş ilişkileri ve aile ilişkilerine yeni bir anlam yüklendiği görülmektedir.
- Sıkıntı olan durumlardan bir tanesi de tecrübesiz ergen çocuğun yetişkinliğe bu adımında gerçekleşen problemlere karşı ne yapacağını bilememesi olacaktır. Problemlere karşı çözüm yetisinin az kaldığı, "popüler" adı altında tüm sıkıntılarından kurtulacaklarına inanmalarıdır. Bu yetiyle aile ilişkilerini de sıkıntıya düşürebilmektedirler. Bu noktada ailenin dikkat edeceği unsur olabildiğince özen göstermek olacaktır.
ERGENLİK DÖNEMİNDEKİ SİNİRLİ ÇOCUĞA NASIL YAKLAŞILMALI?
- Aileleri tarafından değerli olduğunu hissettirmek iletişimin ilk ayağıdır. Kendini değerli hissetmeyen ergen birey, değerli hissedeceği ortamlara girmekten çekinmeyecektir. Dolayısıyla bu dönemde ailenin yapması gereken ilk şey değer verdiğini hissettirmektedir.
- Nasihatlere karşı eleştirel olduğunu düşünen ergen, dinlemeyecek daha çok itilecektir. Doğru iletişim kanalı bulmak ve iletişimi doğru bir şekilde kurmak en önemli şeydir.
- Kafasına taktığı problemlerine çözüm bulamayan ergen birey daha da agresifleşebilir. Bu durumda ailenin yapması gereken şey ona bir hobi edindirmek olacaktır. Çünkü kafasına taktıkça daha çok takacak ve ergen depresyonu dediğimiz ruhsal hastalığa yakalanacaktır.
- Aile desteğini her zaman hissetmesi gerekmektedir. Bu noktada ailenin sürekli bunu çocuğa hatırlatması ve yanında olduğunu hissettirmesi gerekmektedir.
- Ona çocuk gibi hissedeceği şekilde yaklaşım göstermek yine bireyi dış dünyaya karşı savunmasız şekilde itmek olacaktır. Ailenin ona görevler vermesi ve bu görevleri icra etmesi beklenilmelidir.
- Bir diğer önemli nokta anne-babanın ortak bir görüşte olmasıdır. Anne bir şeye onay verirken, baba vermiyorsa veya baba bir gün onayladığı şeyi, ertesi gün reddediyorsa bu da aileye karşı güvensizlik oluşturacak, iletişimin yolu kapanacaktır.
BİR YORUM YAPIN 0