Dünyada giderek artan aşı karşıtlığı nedeniyle özellikle bitme noktasına gelen kızamık ciddi biçimde kendini göstermeye başladı. Konuyla ilgili Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Ozan Uzunhan Yasemin.com muhabiri Müge Çakmak'a açıklamalarda bulundu.
Dünyada giderek artan aşı karşıtlığı nedeniyle özellikle bitme noktasına gelen kızamık ciddi biçimde kendini göstermeye başladı. Türkiye genelinde 2018 yılında 716 olan vaka sayısı, 2019 yılında 2 bin 905’e yükseldi. Aşı; hastalıklardan korunmak için başvurulan güvenli ve etkili yöntemlerin başında geliyor. Sağlık Bakanlığı’nın resmî web sitesinde yapılan tanıma göre aşı; virüs, bakteri vb. mikropların hastalık yapma karakterlerinden arındırılarak ya da bazı toksinlerin etkilerinin ortadan kaldırılarak geliştirilen bir biyolojik maddedir. Aşılama yöntemi sayesinde kişinin vücudu, söz konusu hastalığa yakalanmadan mikrobu tanıyor ve mikroba karşı antikor üreterek bir savunma mekanizması geliştirip mikropla savaşmayı öğreniyor. Böylelikle kişinin bağışıklık sistemi güçlendirilmiş oluyor.
TIKLA OKU: BEBEKLERDE KIZAMIĞA BİTKİSEL FORMÜLLER! AMAN DİKKAT...
Aşı konusunda son yıllarda kaleme alınan birçok makalede, Amerika ve Avrupa başta olmak üzere dünyanın birçok yerinde aşının reddedilmesi trendinden bahsediliyor. Aşı karşıtlığı; aşı etkinliğine ve aşı bileşenlerine duyulan şüpheden kaynaklanabildiği gibi aşı ile önlenebilir hastalıkların hafife alınması vb. tutumlar nedeniyle de ortaya çıkabiliyor. Örneğin aşı karşıtlarının sıraladığı argümanların başında, bulaşıcı hastalıkların çoğunun ölümcül olmadığı iddiası geliyor. Birçok aşı karşıtı, aşıyla önlenebilir hastalıkları yaşamın doğal bir parçası olarak görüyor. Ancak uzmanlar, artan aşılama yöntemleri sayesinde düşen hastalık görülme ve ölüm oranları nedeniyle bu hastalıklara dair korkuların toplumda unutulduğunu belirterek bu hastalıkların ölümle sonuçlanabileceğini ve bu nedenle yaşamın bir parçası olarak görülmemesi gerektiğini söylüyor.
Aşı tereddütü, Dünya ülkelerinin yüzde 90’ından fazlasında rapor edilmiştir. Bu nedenle, birçok bölgede, kızamık-kabakulak-kızamıkçık aşılaması toplum bağışıklığı için gerekli olan yüzde 95 eşiğinin altına düşmüştür. Dünyadaki aşı reddi vakalarının son yıllarda hızla artması ve tehlikeli boyutlara ulaşması üzerine; Dünya Sağlık Örgütü 2019’da çözüme kavuşturmayı planladığı 10 küresel sağlık sorunun başında “aşı karşıtlığı”na yer vermiştir. Dünyada giderek artan aşı karşıtlığı nedeniyle özellikle bitme noktasına gelen kızamık ciddi biçimde kendini göstermeye başladı. Konuyla ilgili Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Ozan Uzunhan Yasemin.com muhabiri Müge Çakmak'a açıklamalarda bulundu.
ede 4 yıl önce
TTB - 2019 - Bağışıklama Raporu: Türkiye’de 2010 Aralık ayında başlayıp 2016’da 12 aylık dolaşımın durdurulmasının ardından 2017’de yeniden başlayan ve günümüze dek süren kızamık salgını sadece aşıyı reddedenlerle açıklanamaz, ancak aşıyı reddedenler hastalanma riski altındadır. Bu kişiler salgının büyümesi ve olası komplikasyonlarının yayılma riskini artırmaktadırlar...
Fatih Kaya 4 yıl önce
Bu doktor yurtdışından gelen aşıların içinde ne olduğunu biliyor mu acaba. Onu da sorsaydınız.