Çocuklarda parmak emme alışkanlığı, genellikle doğal bir refleks ve kendini rahatlatma yöntemi ve çevreyi tanıma ihtiyacından doğuyor. Ancak çocuk psikologları uzun süre devam eden parmak emme alışkanlığının duygusal ve ilişkisel sorunlara neden olabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Psikolojik Danışman Sümeyye Üstün çocuklarda sık görülen parmak emme alışkanlığı ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
"Çocuklar neden parmak emer?" Bu soruyu klasik psikiyatriye (Freudyen kuram) sorduğumuzda şu cevabı alırız: Çünkü ağız bebek için erojen bir haz kaynağıdır. Bu sebeple bu hazza yönelir. Bu cevap ilk bakıldığında tatmin edici bir cevap olsa da derine indiğimizde oldukça havada kalmaktadır. Peki, “Emdiği şey neden parmaktır?” sorusunu sorduğumuzda ise asıl cevap şudur: “Çünkü ortada emecek meme yoktur.” Bize bu cümleleri kuran nesne ilişkileri kuramını sistematikleştiren ilk kuramcı W. R. D. Fairbairn’dir. Peki, Fairbairn burada ne demek istemiştir?
Bir bebek kendi doğal nesnesinden (yani anne memesinden) yoksun kaldığında kendini başka bir nesneyle tatmin etmeye başlar. Çünkü insan, her zaman bir diğerine yönelmeye mecburdur. Yönelecek gerçek bir nesne olmadığında sahteleri devreye girer. Parmak emme, bir çocuğun yönelemediği nesnedir. Çocuk sağlıklı, şefkatli ve gerçek bir ilişki kurmada zorlanıyorsa bu ihtiyacını parmağına yöneltir. Psikiyatrist Fairbairn’e göre, çocuğun parmak emmesinin sebebi temelde budur.
SÜT EMME-BESLEME-PARMAK EMME ARASINDAKİ İLİŞKİ
Bunu cümlelerde “meme” denilen şey, bebeğin dünyaya geldiğinde ilk ilişki kurduğu nesne anlamına gelir. Bebek meme aracılığıyla hem maddi hem de manevi bir doyum sağlar. Ancak bazen çeşitli nedenlerden dolayı bebekler anne memesi emmez. Bazen annenin sütü gelmez, bazen bebek memeyi reddeder, bazen de birtakım sağlık sorunları engel olur. Böyle durumlarda bebek meme emmedi diye bazı anneler kaygılanabilmekte ve kendilerini yetersiz veya suçlu hissedebilmektedir. Ancak meme denilen kavram, yalnızca anne bedenine ait bir organı ifade etmez. Duygusal bir beslenme kaynağı olarak da annenin varlığı, kapsayıcılığı, iyi dokunuşları, güzel teması ve ihtiyaçlarını ihtiyacı kadar gidermesi de meme kapsamına girmektedir. Bu noktada esas olan şey, sadece süt vermek değil, bütünleşmiş ve kapsayıcı bir anne-bebek ilişkisi geliştirebilmektir. Zira bir bebeğin emdiği şey sadece süt ve meme değildir, bebek annenin duygusunu da emer.
Öte yandan, bazı yaşı büyük çocuklar da zaman zaman parmak emme davranışı sergileyebilirler. Parmak emmenin, oral bir haz olarak, bağlanma ve duygu regülasyonu ile ilişkisi vardır. Kaygı, korku, yalnızlık, stres, vb. gibi yoğun duygularını regüle edemeyen çocuklar, duygularını parmak emerek yatıştırmaya çalışırlar. Parmak emme, bebeklik dönemine ait bir davranış olarak aslında çocukların bilinçdışında “Şuan bu durumu kaldırmakta zorlanıyorum, bu yüzden bir önceki döneme gidiyorum” anlamına da gelebilmektedir. Yani bir tür gerileme/regresyon” davranışı da denebilir.
ÇOCUKLARDA PARMAK EMME NE ZAMAN ORTAYA ÇIKAR?
· Anne babası boşanmış ya da boşanmakta olan çocuklarda,
· Bağ kurduğu birinin ölümü veya aileden uzaklaşması durumunda,
· Yeni bir kardeş doğduğunda,
· Okula başlama, vb. gibi yeni bir ortama girildiğinde,
· Aile içi çatışmalar ve huzursuzluk yaşandığında,
· Çocuk fazla baskı veya kısıtlamaya maruz kaldığında,
· Aile içi iletişim eksikliğinde, vb. durumlarda ortaya çıkabilmektedir.
PARMAK EMME NASIL GEÇER?
Parmak emme durumlarında anne babalar bu durumu kontrol etmek için çocuklarını engellemek isterler. Onlara kızar, eline vurur veya acı sürebilirler. Bu tür yöntemler kısa vadede işe yarar gibi görünse de uzun vadede doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü bu yöntemler yalnızca semptomu gideren yöntemlerdir. Asıl amaç ise, çocuğun temel kaygısının ne olduğu bulmak ve çocuğu güçlendirmek olmalıdır.
Bunu yapmak için ise iyi ilişkiyi arttırmak, bağlanma sistemini güçlendirmek ve duygu regülasyonunu öğretmek önemli adımlardandır. Şayet anne babalar bunu yapmakta güçlük çekiyorsa bir uzmandan destek almayı ihmal etmemelidir. Çünkü çocuklukta parmak emme olarak görülen davranış bozukluğu, yetişkin yaşamında daha ciddi duygusal ve ilişkisel sorunlara yol açabilir.
Sümeyye Üstün
Psikolojik Danışman
BİR YORUM YAPIN 0