Nevşehir'De İHH İnsani Yardım Vakfı gönüllüsü ev hanımları; mantı, yaprak sarması, reçel gibi ürünler hazırlayıp satıyor. Böylece elde ettikleri gelirle yetim çocuklara destek oluyor.
Haftanın belirli günlerinde İHH Nevşehir İnsani Yardım Derneği binasında buluşan 12 ev hanımı, "İyiliğin Atölyesi" ismini verdikleri çalışmada, hazırladıkları geleneksel lezzetlerin satışından elde edilen gelirle yetim çocukların yüzünü güldürüyor.
İHH Nevşehir İnsani Yardım Derneği Kadın Kolları Başkanı Sedef Öğütgen, AA muhabirine, yaklaşık 8 yıldır yürüttükleri atölye çalışmasıyla yüzlerce ihtiyaç sahibine destek olabilmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. Afrika ülkelerinden Zimbabve ile Çad'da temiz içme suyu sıkıntısı çekilen bölgelerde de birer su kuyusu açtırdıklarını anlatan Öğütgen, şöyle konuştu:
"Dönemine göre çeşitli ürünler hazırlayıp, paketleyip, hijyenik şekilde satış yapıyoruz. Pandemi öncesi kermes oluyordu ama bu süreçte sadece sosyal medyadan veya derneğimize gelerek alabiliyorlar. Burada ürettiklerimizin Afrika'da suya dönüştüğünü görmek farklı duygular yaşatıyor. Nevşehir'de 250'nin üzerinde yetim çocuğumuz var. Onların dönemsel ihtiyaçlarını, okul sezonunda eğitim ve kırtasiye giderlerini, bayramlarda harçlıklarını ve bayramlık kıyafetlerini karşılamak için çalışıyoruz. Nevşehir'de yetim çocuklarımıza yönelik etkinliklerimiz oluyordu ama salgın sürecinde biraz kısıtlandı. Normalleşme sürecinin başlamasıyla bu yıl karne şöleni gerçekleştirdik."
Gönüllü kadınlardan Beyhan Kesekçi de arkadaşları ile bir araya gelerek ürettikleri yiyeceklerle ihtiyaç sahiplerine destek olabilmenin paha biçilemez değerde olduğunu ifade etti. Atölyede 6 yıldır bu tarz çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Kesekçi şunları söyledi:
"El emeği göz nuru ile ürünler yapıyoruz. Mantı ve yaprak sarmasıyla başladık ama ürün yelpazemiz gelişiyor. Turşu, reçel, içli köfte, börekler de yapıyoruz. Emeklerimizin bu kadar güzel değerlendirilmesi ve yerine ulaşması büyük bir gönül rahatlığı veriyor. Başkalarının yarasına merhem olabilmek çok huzurlu hissettiriyor."
Sevilay Konakçı ise hiçbir karşılık beklemeden yapılan iyilik seferberliğinin bir parçası olmanın değerli olduğunu aktararak şunları ifade etti:
"Burayı, mutluluğu en çok yaşadığım yer olarak tarif edebilirim. İki yıl önce projemiz kapsamında Pakistan'a gidip oradaki yetimhaneleri gezdim. Yaptığımız yardımların nerelere gittiğini ve nelere vesile olduğunu görmekten dolayı çok mutlu oldum. Bu çalışmalarda yetim çocuklarla bir arada olunca karşılıksız yapılan iyiliğin hazzını yaşadım. Bu da beni çok mutlu ediyor."
Buldukları her fırsatta arkadaşlarına destek veren Nazmiye Zedelenmez de yetim annesi olarak gönüllü çalışmada emek vermenin çok kıymetli olduğunu, başkalarına fayda sağlamanın gurur verici bir duygu olduğunu ifade etti.
BİR YORUM YAPIN 0