Antalya'da 2 çocuk annesi 55 yaşındaki Ayşe Taç, 8 yaşındayken öğrendiği 'Döşemealtı Halısı'nın son dokuyucularından olarak zamana direniyor.
Antalya'da yaşayan 55 yaşında 2 çocuk annesi Ayşe Taç, 8 yaşındayken annesine lamba tutarak öğrendiği Döşemealtı halısının son dokuyucularından biri olarak döneme direniyor. 47 yıldır ilmek atarak kirkit vuran Taç, gelecek nesillerin de bu zanaatı yapmasını istiyor.
Antalya'nın merkez ilçelerinden Döşemealtı’nda, ilçenin adıyla dokunan, kendine özgü motif ve renkleriyle bilinen Döşemealtı halısı, ilk çıktığı yer olan Kovanlık Mahalle’sinde sadece bir iki tezgahta hayat bulmaya devam ediyor. Makineleşme, yorucu ve zahmetli olmasının yanında, değerini bulmaması nedeniyle tezgahlardaki dokuma hızla azaldı. Yörük kültürünün dokumacılığı bölgeye yaymasıyla, yörede asırlardır dokunan, doğal bitkilerden elde edilen koyun yününün kök boyası ile motiflenmesiyle ortaya çıkan Döşemealtı halısı, zamana direniyor.
Ünü dünyaya yayılan Döşemealtı halılarında genellikle kırmızı, mavi, lacivert, bordo, yeşil, siyah, beyaz renkler kullanılıyor. Türk düğümü, ters düğüm veya Gördes düğümü adı verilen teknikle dokunan halılar, büyüklüklerine göre seccade, yolluk ve çeyrek olarak adlandırılır. El emeği göz nuru vererek dokumacılığını evinin bir köşesindeki tezgahta yaşatmaya çalışan Ayşe Taç, zanaatının zamanla yeniden önem kazanacağına olan inancını kaybetmek istemiyor.
Kovanlık Mahallesi’nden doğup büyüdüğünü anlatan Ayşe Taç, kent merkezine evlenmesine rağmen halı dokumak için geri geldiklerini söyledi. Döşemealtı halısının Kovanlık Mahallesi’nden çıktığını dile getiren Taç, şunları söyledi:
“Orta Asya’dan bir kadın buraya obasıyla yerleşmiş. Buradan çevre köylere dağılmış. Gelin giden ve gelen kızlar sayesinde yayılmış. Ama zamanla orijinal kök boyaların kullanılmaması nedeniyle halının kalitesi düştü. Soldu, tozmaya başladı. Doğal boyayla boyanan halı solmaz, kolay kolay eskimez. Sağlığa da zararı yoktur. Zamanla mahallemizdeki halı tezgahları bitti”."
8 yaşında halı dokuyan annesine lamba tutarak dokumayı öğrenmeye başladığını dile getiren Taç, şunları ifade etti:
"Annem halıyı gece dokurdu, bende kenarında lamba tutardım. Başka geçim kaynağımız yoktu. Annem yardımcı olurken motifleri ezberlemeye başladım. Hafta sonu ve okuldan geldiğimde yine anneme yardıma devam ettim. 8 yaşında bende dokumayı öğrendim. Gece gündüz dokudum kazandığım parayla 13 yaşında bir ev yaptırdım. Çeyizimi, düğünümü halı parasıyla yaptık. Bu dokumacılığın bitmesini istemiyoruz. Ama rağbet azaldı... Ne kadar iş yaparsam yapayım, ben tezgahın başında dinleniyorum. İplerini de ben kendim yünden yapıyorum. Kök boya ile boyasını da kendim yapıyorum. Hepsi doğal. Ölmesin mesleğimiz. Yeni nesillere öğretmek istiyorum. Öğretici sertifikası almak için uğraşıyorum... Çok az kişi kaldı mahallemizde yapan. Bırakmayı hiç düşünmedim. Başka ülkelerden bile gelip öğrenenler var, bizde yapan yok."
BİR YORUM YAPIN 0