Tiyatro sanatçısı, yönetmen, şarkıcı ve eğitmen olarak sanat camiasının önemli isimleri arasında yer alan Ayla Algan geçtiğimiz saatlerde vefat etti. Yaşamının son zamanlarını İstanbul Drama Sanat Akademisinde eğitim vererek sürdüren ünlü sanatçı adına 6 Ocak Cumartesi günü saat 10.30'da İBB Şehir Tiyatroları Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde bir tören organize edildi.
Yer aldığı projelerde sempatik yaklaşımı ve gösterdiği oyunculuk performanslarıyla büyük beğeni alan ünlü sanatçı Ayla Algan'nın geçtiğimiz saatlerde yaşamını yitirdiği öğrenildi. Geçtiğimiz gün saat 19.00 sıralarında evinde senaryo okurken aniden rahatsızlanan 86 yaşındaki ünlü sanatçı, yakınlarının çağırdığı ambulans ile Taksim Acıbadem Hastanesine kaldırılmıştı. Geçirdiği beyin kanaması üzerine hemen tedaviye alınan Ayla Algan, tüm müdahalelere rağmen maalesef ki kurtarılamadı.
AŞİYAN MEZARLIĞI'NA DEFNEDİLDİ!
2022 yılında düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü'nün tiyatro alanında sahibi olan Ayla Algan, Sadri Alışık ile oynadığı 'Ah Güzel İstanbul' filmiyle geniş bir hayran kitlesine sahip olmuştu. Ünlü sanatçının cenazesi bugün Teşvikiye Camii'nde öğle ezanının ardından kılınacak cenaze namazı ile Aşiyan Mezarlığı'na defnedildi.
"SANAT CAMİAMIZIN BAŞI SAĞ OLSUN"
Twitter (X) hesabından taziye paylaşımında bulunan isimler arasında yer alan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, paylaşımı sırasında "Türk tiyatro ve sinemasının duayen ismi, usta oyuncu Ayla Algan Hanımefendi'nin vefatını üzüntüyle öğrendim. Kendisine Allah'tan rahmet, ailesi ve sevenlerine sabır diliyorum. Sanat camiamızın başı sağ olsun." ifadelerini kullandı.
"AİLESİNE VE SEVENLERİNE BAŞ SAĞLIĞI DİLİYORUM"
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise sosyal medya hesaplarından "Tiyatro ve sinema dünyamızın değerli oyuncusu, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi Ayla Algan'ın vefat haberini büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyorum. Usta sanatçıya Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum." sözleriyle taziye mesajı yayımladı. Ünlü sanatçının vefat haberi üzerine sevenleri taziye mesajlarını iletmeye devam ediyor.
AYLA ALGAN KİMDİR VE KAÇ YAŞINDA?
29 Ekim 1937 tarihinde İstanbul'da dünyaya gelen Ayla Algan Küçük yaşlardan itibaren piyano, bale ve şan dersleri aldı. Beklan Algan’la tanışmasından altı ay sonra evlendi. Ardından eşiyle birlikte Amerika'ya giden Algan, Actors Studio'da tiyatro eğitimine başladı.
Muhsin Ertuğrul’un ABD’den kendisini Türkiye’ye çağırması üzerine 1960 yılında Türkiye’ye dönen Algan, aynı yıl İstanbul Şehir Tiyatrosu oyuncusu oldu. Birçok oyunda rol alan Ayla Algan, "Ah Güzel İstanbul" filmindeki performansıyla dikkat çekti.
1972-1979 yılları arasında Paris'te yaşayan ve müzikle ilgilenen Ayla Algan, 1980'de Berlin'e gidip orada tiyatro çalışmaları yaptı.
Sanat hayatına birçok ödül sığdıran Ayla Algan, "Seni Seviyorum Rosa", "Harem Suare", "O da Beni Seviyor" gibi onlarca filmde ve "Biz Size Aşık Olduk", "Üzgünüm Leyla", "Aliye" gibi çeşitli dizilerde rol almıştır.
Ayla Algan, 2022'de Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü'ne layık görülmüştü.
USTA SANATÇILAR TÖRENDE AYLA ALGAN'I ANDI
Usta sanatçı için ilk tören Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde yapıldı. Algan'ın dostları ve öğrencilerinin katıldığı törende Polonya'daki Sopot Festivali'nden görüntüler yer aldı.
Törende Orhan Alkaya şöyle konuştu: "Tören başlamadan önce büyük bir gürültü koptu. Bir arkadaşımız demir profile takılıp düşmüş. O anda hatırladım. Ayla’nın üstüne dekor düşmüştü. Ayla’nın şu sözünü hatırlıyorum: Önemli değil canım, tiyatroda olur böyle şeyler. Olağanüstü oyunculardandı. Sonsuz bir arayış, sonsuz bir yeni bir şey öğrenme istediği, bir şeyi tamamlama konusunda daimi bir kaygı… Ayla her şeyden heyecanlanabilen, her yeni ile yeniden düşünmeye başlayan, parçayı bütün olarak görenlerden biriydi. Çok acı artık onunla konuşamayacak olmak. Çok saçma şeyler yapıyoruz. Macit ile otururken ‘Ayla’ya gidelim dedik’ bir türlü yapmadık. Sonra burada ağlıyoruz. Bu da bize özel bir şey galiba. Bir oyuncuyu, bir arkadaşı, bir dostu, anaç bir enerjiyi kaybettik. Sadece başımız sağ olsun demek yetersiz olacak. O yüzden susuyorum".
Aliye Uzunatağan arkadaşına şu sözlerle veda etti: "Ben onu gülerek, severek, ona hayran büyüdüm. Aliye abla tam bir sanatçıydı. Bana ölümden korkmamayı Ayla Abla öğretti. Ölüm bir uyku bak Shakespeare’e kaç yıl öncesinden derdi. Sonra büyüdük, arkadaş olduk. Kadınca konuları konuşmaya başladı. İnsanın iyi bir oyuncu olmayı için egolarını yok etmesi gerektiğini söylerdi. Ben de yok ettim. O kadar çok soru sormayı öğretti ki.. O benim hem hocam oldu, hem ablam oldu. O kadar güzel sesi vardı ki… O kadar iyi bir insandı ki… Saf insandı. Nurlarda uyusun. Ödülleri çok umursamazdı, bana da ‘umursama’ derdi. Bunlar bizi şımartabilir, egomuzu büyütebilir derdi. Ben de ortaya koymam ödüllerimi… O kadar çok şey öğrendim ki ondan. Seni çok çok özleyeceğim. Başım sıkışınca kime telefon edeceğim ben? Canım benim!".
Ayla Algan'ın kızı Sevi Algan törende şu ifadelere yer verdi: "Ben annemi hep paylaşmak zorunda kaldım. Almanya’daki işçilerle, çocuklarla… Onlar da Türk tiyatrosunu öğrensinler derdi. Çok erken büyümek zorunda kaldım. 5 yaşında kendi başıma uçakla seyahat ediyordum. Hastanede hasta yatarken annem yanımda olurdu. Biri gelip anneme selam verdiğinde annem onlarla ilgilenmekten beni unuturdu. Kolay tarafları da vardı, zor tarafları da. Sahne onun eviydi. Evliliği de tiyatro gibiydi. Yataktan kalktım. Zangır zangır titriyor.. Deprem oluyor herhalde diye düşündüm. Aşağıya indim annemle babam tiyatro kavgası yapıyorlar. Gündelik hayatı bile böyle yaşardı. En kötü kokan yere bile gül gibi kokuyor derdi. Ben de öğrendim büyüdükçe. Öğrenmek zorunda kalıyorsun… Çok güzel bir yılbaşı geçirdik. İyi ki de geçirdik. Çok hızlı gitti. Belki de böyle olması gerekiyordu. Doktorlarla konuşmasını duysanız. Kendisini yatakta görmek olmazdı. Onun için böyle oldu galiba. İnşallah onun yolundan gidebildiğimiz kadar gideriz. İnşallah onun aktarıcısı olabiliriz. Başımız sağ olsun. Anneciğim… Onların sesini duyabiliyorum şuan annem, babam ve Muhsin Hoca çoktan tiyatro kavgasına başlamışlardır…"
Nedim Saban ise usta sanatçıya şu sözlerle veda etti: "Bugün sadece Ayla Algan’ı değil, Muhsin Ertuğrul’un çocuğunu uğurluyoruz. Kendisi ile 1982 yılında tanışmıştım. 15 dakika konuştum, hayatımı değiştirdi o konuşma benim. Üniversitede hocalık yaptığımda öğrencime ‘Benim dersimden istediğin kadar kaç, Ayla Algan’a git’ dedim. Muhsin Ertuğrul’un çocuğu olmak ne demek? Tiyatronun ışığını yansıtabilmek demek… Ben öğrencilerine şunu söylemek istiyorum, Ayla Algan’ın yapmak istediklerini yaparak devam edin".
BİR YORUM YAPIN 0