Şanlurfa'nın vazgeçilmez baharatı olan ve ünü Türkiye sınırlarını aşan isot son dönemde koronavirüse iyi geldiği için acı bibere olan ilgi arttı. Bazı fırsatçılar ucuza mal etmek için isota çeşitli hileler yapılarak piyasaya sürülüyor. Peki sahte isot nasıl anlaşılır, sahte isotu anlamanın püf noktaları nelerdir? Detaylar haberimizde:
Son günlerde sıkça duymaya başladığımız gıdalarda yapılan hilelere her gün bir yenisi ekleniyor. Şanlıurfa denince akla ilk gelen ürünlerden biri isottur. İnsan sağlığına faydaları saymakla bitmeyen isot; aroması ve lezzeti ile mutfakların vazgeçilmezleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. İsot, özellikle Şanlıurfa da biberin toplanıp, çöplerinden arındırılıp kurutulup, çeşitli işlemlerden geçirildikten sonra tuz ve zeytinyağı ile karıştırılarak elde ediliyor. Şanlıurfalı isot satıcıları, kentte üretilen isotun yemeklere verdiği tadın yanı sıra şifa olduğu görüşünü savunuyor. Koronavirüs salgını sürecinde de vücut direncini arttırdığı için tüketimi artan isotta, gıdacılar tarafından hileye de başvurulmaya başlandı. Birçok tüketici yediği isotun tadı ve aromasından şikayet edince, bazı satıcılar da çareyi vatandaşları uyarmakta buldu. Sahte isotu anlamak için bazı detaylar bulunuyor.
SAHTE İSOT NASIL ANLAŞILIR?
İsot satıcılarından Hüseyin Korkmaz, bazı kişilerin ucuza mal etmek adına çeşitli hilelere başvurduğunu ve talaş tozunun renklendirici ile isot görünümünde sattığını belirterek, "Bu şekilde alınan isot, tüketicinin cebine de sağlığına da zarar veriyor. Gerçek isot tanınan ve bilinen satıcılardan alınmalıdır" dedi.
Şanlıurfalı isot satıcıları, kentte üretilen isotun yemeklere verdiği tadın yanı sıra şifa olduğu görüşünü savunuyor. Biberin toplanıp, çöplerinden arındırılıp kurutulup, çeşitli işlemlerden geçirildikten sonra tuz ve zeytinyağı ile karıştırılarak isot elde ediliyor. Kendine has aroması ve kokusu ile isotun diğer biberlerden ayırt edilmesinin kolay olduğunu anlatan satıcılar, "İsotun acı bir kokusu vardır ve hemen bunu hissedersiniz. Tadına baktığınızda ise tatlı bir acılığı vardır ve mideyi yakmaz. En kolay şekilde gerçek isot bu şekilde anlaşılabilir" dedi.
Kentteki isot satıcılarından Hüseyin Korkmaz, hileye başvuranların insanların cebinin yanı sıra sağlığıyla da oynadığını söyledi. Farklı kentlerde isot adı altında satılan ürünlerin hileli olduğunu ifade eden Korkmaz, "Şanlıurfa dışında isot diye satılan ürünlerin bizim isot ile bir benzerliği yok. Ucuza mal etmek için zeytinyağı yerine pamuk yağları kullanılıyor. Bunun dışında biber yerine de talaş tozu kullanıldığını biliyoruz. Bu talaş tozlarını da renklendirici ile isot görünümüne dönüştürüyorlar. Vatandaşlarımız maalesef renklendirilmiş talaş tozu yiyor. Bu hem ceplerine hem de sağlıklarına zarar veriyor. İsot alırken rengine, kokusuna ve yağına bakılması gerekiyor. Vatandaşlarımız mağdur olmamak için bilinen yerlerden alışveriş yapmalarını istiyoruz" diye konuştu.
İsot satıcılarından İsmail Doney, isotun birçok yemeğin olmazsa olmazı olduğunu söyledi. Hem yemeklerde hem de salatalarda tercih edilen isota, koronavirüs sürecinde ilginin arttığını anlatan Doney, "İyi isot almak için nemine ve yağ oranına bakmak gerekiyor. Son zamanlarda vücut direncini arttırdığı için koronavirüs sürecinde satışlarımız arttı. Yurt içi ve yurt dışından çok fazla sipariş alıyoruz" dedi.
İsotun insan sağlığına çok iyi geldiğini ifade eden Ahmet Başıbüyük ise ve birçok kişinin koronavirüs sürecinde isot tüketimine yönelmesiyle satışların arttığını kaydetti.
sevgiler, saygılar 2 yıl önce
gıdada tahşiş ciddi suç olsa devlet de ciddi ciddi denetimler yapıp suçluları layığıyla cezalandırsa kimse bir şey yapamaz ama işte canımız sudan ucuz aslında bu da gıda terörü; şeker hastaları kaç kat arttı, Parkinson yine çok arttı, bunama yaşı ellilere kadar düştü acaba neden???????