Türk kimyagerler kanı durduran bez üretiyor

Antalya'da yaşayan kimya mühendisleri, Kitin ve Kitosan maddelerinin kanı durdurucu özelliği ile ordu için kanı pıhtılaştıran bez imal etmeye çalışıyor.

Özel bir firmada çalışan iki kimya mühendisi, karides ve yengeç kabuklarından elde ettiği maddelerin insan sağlığı ile tarım ürünleri üzerindeki etkisini ortaya serdi.

Ar-Ge çalışmaları başladı

Mühendislerin karides ve yengeç kabuklarından elde ettiği buluş, çiftçilerin tarım ürünlerindeki hastalık ve böcek gibi sıkıntılarını ortadan kaldırıyor. İnsandaki birçok sağlık sorununa da iyi geliyor. Hatta bu maddeden üretilen bez kanı bile durduruyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) kanı durdurucu bez üretmek için çalışmalarını sürdüren kimya mühendisleri, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 1 milyon 300 bin lira desteğini alarak Ar-Ge çalışmalarına başladı. İkili keşfettikleri kitin ve kitosanla deneyler yaparak yüzde yüze varan başarıya ulaştı.

Sadece deniz kabuğunda bulunan iki maddeyi keşfeden Koray Öztürk ve Anıl Yamuk, tarım ürünlerindeki hastalık ve böcek sıkıntılarını ortadan kaldırdığını, kolesterol, eklem, zedelenmiş kıkırdak dokusuna iyi geldiğini, hatta maddelerden elde edilen bezin kanı durduğunu söylüyor.

Kanı pıhtılaştırıp kanamayı durduruyor

Denizdeki tüm kabuklu canlılarda bulunan kitini, saf suyla lensinleştirerek kitosanı ortaya çıkardıklarını belirten Anıl Yamuk, kitinin doğada selülozdan sonra en büyük ikinci polimer olduğunu söylüyor.

Yamuk sözlerine, "Antimikrobiyal, antifungal, reaktivitesi yüksek bio bozunabilir özelliklere sahip. Kanı pıhtılaştırma özelliği mevcut. Bu konuda orduya özellikle kan durdurucu bez yapma çalışmalarımız devam ediyor. Herhangi bir konuda yan etkisi yok, tamamen doğal, organik bir polimer" diye devam etti.

İkili ürettikleri madde sayesinde 10-15 günde ilaç tekrarlayan çiftçilerinde yüzünü güldürdü. Bundan sonra çiftçiler 3-4 ay da bir ilaç yenileyerek maliyetten de kar etmiş olacak.

İlaç firmaları peşine düştü

İhracat için yurt dışındaki birçok firmayla temas halinde olduklarını söyleyen Koray Öztürk, "İran, Irak, Kanada, Fas ve Mısır üzerinde çalışmalarımız var. Türkiye'deki ilaç firmaları ve yurt dışından da birkaç ilaç firmasıyla görüşüyoruz. Çünkü ilaçların da çözüm olmadığını bildiğimiz için onların etkinliğini arttırmak adına çalışma içerisindeyiz" dedi.