Son dönemlerde merak konusu olan "Oksidatif stres nedir?" sorusu sıklıkla aratılmaya başlandı. Vücudunuzdaki serbest radikaller ve antioksidanlar arasındaki dengesiz bir olgu olan oksidatif stres, çeşitli sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Uzmanlar tarafından yardım alınması gereken ciddi bir durumdur. Peki, oksidatif stres belirtileri nelerdir?
Vücut sağlığını her açıdan optimal bir düzeyde tutmak ve stresten kaçınmak en önemli durumlardan biridir. Bilim ve beslenme alanlarında sıklıkla duyduğumuz "Oksidatif Stres" terimi, son dönemlerde sıklıkla araştırılmaktadır. Bildiğimiz stresten farklı olan oksidatif stresten korunmak; kalp hastalıkları, cilt problemleri, yorgunluk ve uykusuzluk gibi tablolara neden olmaktan korumaktadır. Aynı zamanda Parkinson, Kanser ve Alzheimer gibi korkutucu hastalıkların gelişiminde de aktif rol oynadığı düşünülen oksidatif stres, metabolizmayı birçok açıdan etkilemektedir. Yaşanan oksidasyon durumu yararlı ve zararlı olabilmektedir. Oksidatif stresin vücudu nasıl etkilediğini ve bu durumu nasıl yöneteceğinizi öğrenmek istiyorsanız okumaya devam edin...
OKSİDATİF STRES NEDİR?
Oksidatif stres, vücudumuzda bulunan serbest radikaller ve antioksidanlar arasında gerçekleşen dengesizlik sonucu oluşmaktadır. Serbest radikaller, vücutta birçok işlevsel faktör gerçekleştirirler. Serbest radikaller vücudunuzda diğer moleküllerle çok kolay bir şekilde reaksiyona girerler. Bu zincirli kimyasal reaksiyona oksidasyon denir. Oksidasyonlar yararlı ve zararlı olabilirler. Serbest radikallerin miktarı giderek artarsa, oksidatif stresi tetikleyeceği ve sağlıklı hücreleri yok edeceği için sarın haline gelmektedir. Serbest radikallerin vücutta aşırı bir şekilde görünmesinin altında şu faktöreler yer almaktadır: Sigara kullanımı, enfeksiyonlar, stres, uykusuzluk, kirlilik, alkol ve sağlıksız besin tüketimi vb... Bu nedenle ortaya çıkan oksidatif stresin bozulması, donuk bir cilde, akneye ve cildin erken yaşlanmasına neden olmaktadır.
OKSİDATİF STRES BELİRTİLERİ NELERDİR?
Oksidatif stres vücudumuzda bulunan bütün dokuları etkilemektedir. Özellikle vücudumuzun en dış katmanı olan epidermis, kirlilik ya da UV ışınları gibi durumlara doğrudan temas ettiğinden dolayı devamlı olarak oksidatif strese maruz kalmaktadır. Ciltte erken dönemde oluşacak kırışıklıklar, ince çizgiler ve çeşitli cilt hastalıklarına neden olmaktadır. Oksidatif hastalıkların belirtileri arasında kronik yorgunluk, kan dolaşımı bozuklukları ve uykusuzluk yer almaktadır.
OKSİDATİF STRESİ AZALTAN BESİNLER NELERDİR?
Vücudumuzda meydana gelen bütün serbest radikalleri yok etmek ve oksidatif stresin oluşumunu engellemek mümkün değildir. Önemli olan antioksidanlar ve serbest radikaller arasındaki eşitliği sağlamaktır. Beslenme ise bu durumda öncü rol oynamaktadır. Vücudumuzun daha fazla glutatyon ve antioksidan alması açısından zengin besinlerin tüketilmesi önemli rol oynamaktadır. Onlarda başlıca şunlardır:
- Portakal, elma, kırmızı meyveler, nar, üzüm, kıyısı vb.
- Enginar, ıspanak, brokoli, havuç, pancar, ıspanak vb.
- Kekik, kimyon, zerdeçal, karanfil, maydanoz vb.
- Kakao, kahve, çay, fındık, badem gibi yağlı tohumlarda antioksidan açısından zengin besinlerdir.
BİR YORUM YAPIN 0