AK Parti Sancaktepe Belediye Başkan Adayı Şeyma Döğücü ve AK Parti Adalar Belediye Başkan Adayı Özlem Öztekin Vural ile siyasetten, gündeme ve gündelik hayatlarına dair her şeyi konuştuk. AK Partinin aday çıkardığı iki isim hiç kimsenin bilmediği yönlerini Yasemin.com ekibine anlattı.
AK Parti 31 Mart 2019'da gerçekleşecek olan yerel seçim adaylarını geçtiğimiz günlerde açıkladı. Bu süreçte birçok belediyeye kadın başkan adayları seçildi. Bunların içerisinde yıllardır siyasette aktif olan Şeyma Döğücü ve Özlem Öztekin Vural var.
AK Parti Sancaktepe Belediye Başkan Adayı Şeyma Döğücü 1965 yılında Çorum'da doğmuş. İmam Hatip Lisesinden mezun olan Döğücü, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Daha sonra Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) kuruluşuyla birlikte 2002 yılında AK Parti İstanbul İl Kadın Kolları Kurucu Üyesi olarak siyasi hayata atıldı. Evli üç çocuk annesidir.
AK Parti Adalar Belediye Başkan Adayı Özlem Öztekin Vural ise 1978 yılında Ordu'da doğdu. Döğücü gibi İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan Vural, 2014’de İstanbul İl Başkanlığı 5. Olağan Kongresinde İl Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildi ve sekreterya başkan yardımcılığı görevi ile siyasi hayatına başladı. Evli bir kız çocuğu annesidir.
Şeyma Döğücü ve Özlem Öztekin Vural Yasemin.com ekibinden Fatimatüzzehra Maslak ve Merve Yıldızhan'a konuştu. Aile ve ev hayatlarına dair bilinmeyen yönlerini en samimi bir şekilde açıkladı. Bunun yanı sıra adaylık süreçlerini ve başkan olduklarında yapacakları projeler hakkında da ilk kez konuştular.
İşte Şeyma Döğücü ve Özlem Öztekin Vural'a yapılan röportajın detayları...
"SİYASETTE GÜÇLÜ KADIN BENİM"
- Güçlü kadın denince aklınıza ne geliyor? Siyasette idol aldığınız bir kadın var mıdır?
Şeyma Döğücü: Güçlü kadın benim! Siyasette idol aldığım kadında benim! Çünkü biz siyasette güçlü olmayı öğrendik. İnşallah gençlerimize iyi örnek olan güçlü kadınlar olacağız.
Özlem Öztekin Vural: Bana göre de güçlü kadın benim! Siyasette taktir ettiğimiz Özlem Zengin gibi ablalarımız var ama idol diyebileceğim kimse yok. Biz kendi içimizde kendimizle yarışıyoruz. Bizim partimizin de en güzel yanı budur. İçimizde rekabet halindeyiz başkalarını çok rakip görmeyiz. Güçlü kadın hem siyaset yapıp hem evi ile ilgilenen hem de mesleğini icra eden kadındır.
"EŞLERİMİZE VE ÇOCUKLARIMIZA ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUZ VE ONLARDAN ÖZÜR DİLİYORUZ"
- Siyasetteki kimliğiniz ve ev kimliğiniz arasında nasıl orta yol buluyorsunuz? Ailenizin bu konudaki düşünceleri hareketleri nelerdir?
Özlem Öztekin Vural: Mutfağa girmeyi seven bir kadın değilim. Benim dağ gibi pırlanta gibi bir eşim var. Allah razı olsun kendisinden evin tüm yükünü taşıyan ve çok iyi bir babadır. Benim yokluğuma evladımı büyüten bir adamdır. O olmasaydı buralara kadar gelemezdim. Kendi temizliğimi kendim yaparım evimi toplamayı severim ama mutfağa girmem girmeyi de sevmem bundan en çok kızım şikayetçi geçen birisi "annen belediye başkanı olursa ne hissedersin" diye sormuş oda "annemi az görüyordum daha az göreceğim" demiş. Kızımla çok vakit geçiremiyorum. O yüzden daha babacıdır. Mutlu, anlayışlı bir evliliğim var. Oda zaten sizi başarıya götüren nokta oluyor. Yaptığım bir yemek yok elimin lezzetinin de de olduğunu düşünmüyorum.
Şeyma Döğücü: Demek ki hikayeler birbirine çok benziyor. Bizde de durum aynı. Benim de en büyük destekçim eşim. Onların desteği olmazsa bizim evli bir kadın olarak, anne olarak siyasette devam etmemiz zor olur. Eve döndüğümüzde ev de ilgi bekliyor elbette. Evi derliyor topluyoruz. Benim evde bir düzenim var mesela ve ben o düzeni sağlamaya gayret ediyorum. Tabi bu konuda önce eşim sonra oğlum oldukça yardımcı oluyorlar bana. Eşim çok güzel ve severek yemek yapar. Ben eşimle üniversitede tanıştım. O gün bu gündür beraberiz ve bana çok iyi yoldaş oldu. Çok teşekkür ediyorum. Beni her zaman anlayışla karşılıyor. Evde nazımı çekiyor. Bu yüzden sizin aracılığınızla ondan hem özür dilemek hem de ona teşekkür etmek istiyorum. Yemek konusunda da iddialıyım. Bir şeyi yapıyorsam iyi yaparım ama mutfakta zaman geçirmeye çok vaktim olmuyor.
"BELEDİYE BAŞKANLIĞI BENİM İÇİN ÖRNEKLİK BİR KONUM"
- Siyasette zorlandığınız zamanlar oldu mu? O süreçler nasıl geçti?
Şeyma Döğücü: Zorlandığımız zamanlar oldu elbet. Ama öğrenerek yoluma devam ettim. Belediye Başkan yardımcılığı da zordur ama İlçe Başkanlığı siyasette en zor noktalardan biridir. En çok o süreçte zorlandım. Adeta bir dönüm noktasıydı. Hem insanların problemlerini çözmeye çalışıyorsunuz hem de diğer kademeleri dengede tutmaya çalışıyorsunuz. Velhasıl hayatta zorluklar olur. Çok şükür millete hizmet süreçlerini başarıyla sürdürdüm. Bu yoldaki en büyük motivasyonum ise gençlerimize umut aşılayabiliyor olmaktı. Hatta geçtiğimiz günlerde katıldığım bir programda, bir küçük kız çocuğu bana bakıp "bende sizin gibi başkan olacağım" dedi. Benim için oldukça anlamlı bir andı. O çocuğun gözlerindeki o umudu ve heyecanı görünce çok büyük bir başarı elde ettiğimizi fark ettim. Tabi ki bu mücadelemizde liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın ve partimizin katkılarını es geçmemiz mümkün değil.
"DAHA FAZLA HİZMET VERENE FIRSAT VERİLMELİ"
- Siyasette Kadın adayların fazla olması ne gibi kazanımlar kazandıracak?
Şeyma Döğücü: Siyasete kadının katılımı hem demokrasinin içselleştirilmesi hem de farklı bakış açılarının gelişimi için gereklidir. Ayrıca siyasete kadın eli değdiğinde, önemli olan noktalara daha fazla değer verilir hale geliyor. Kadına şiddet, sokak canlarının hakları, barınaklar, eğitim, sosyal olanaklar gibi alanlarda kadın hassasiyeti ve kasın bakış açısı çok önemlidir. Geçenlerde TV programına konuk olduğumuz Özlem Zengin'den de dinledik; hayvan hakları ile ilgili hükümetimizin yaptığı çalışmaları ve kadın bakış açısının bu süreçte nasıl etkili olduğunu özetledi. Evinde kuş ve kedi besleyen biri olarak da duyduklarım beni çok mutlu etti. Ayrıca kadınların yasa oluşum süreçlerinde yer alıyor olması çok değerli. Bu noktada yerel yönetimlerdeki kadının rolü de çok önemli. Çünkü evimize ve ailemize verdiğimiz önemi şehrimize ve ilçemize de aktarıyoruz. Unutulmamalıdır ki bir kadın her zaman kendinden önce çevresini düşünür. Son olarak söylemem gerekir ki siyasette cinsiyet ayrımcılığı da anlamsız. Kim daha iyi, daha kaliteli hizmet sunacaksa ona daha fazla fırsat tanınmalıdır. Mahallelerimiz, ilçelerimiz, şehirlerimiz ve ülkemiz ancak böyle refaha kavuşur.
Özlem Öztekin Vural: Kadın adayları daha da artmalı ama kadın erkek üzerinden durumundan önce liyakata önem verilmelidir. Bence çalışan kim ise bu kadın erkek fark etmez. Onun hizmet etmesine fırsat tanınmalıdır. Çok şükür bizim partimiz buna göre hareket etmeye gayret ediyor.
"HER KADIN GİBİ YAPAMASAK DA BİZDE KENDİMİZE VAKİT AYIRIYORUZ"
- Modayı takip ediyor musunuz? Her hangi bir renginiz bir stiliniz var mı?
Özlem Öztekin Vural: Düzgün giyinmeye çalışıyoruz elbet ama takip ettiğim bir şey yok. Ancak modayı takip etmezsem de renk uyumuna dikkat ederim. Kilolu olduğumdan sınırlı sayıda ürün alabiliyorum bu hususta da sınırlı sayıda hareket ediyorum. Ben mavi, lacivert, nevt yeşili renklerini çok severim özel olarak takip etmiyorum. Yeni bir adet edinmişim. (Gülüyor) Ayakkabı ve çanta merakım başladı. Çok güzel ayakkabı ve çanta görünce vitrine yapışıyorum. Anlık bir duydu o sadece ben yakıştığını düşündüğüm şeyleri giyerim. Ben her hafta kuaförle uğraşmamak için kalıcı fön yaptırdım.
Şeyma Döğücü: Ben güncel olmayı severim. Ama herkes bir şeyi tercih ediyor, alıyor diye de almam. Küçükken kıyafetlerimizi annem tasarlar dikerdi. Yani evimizin modacısı annemizdi. Üniversitedeyken de kendime ait bir tarzım vardı. Şimdiler de ise, malum yoğunluğumdan dolayı giyim kuşama çok odaklanacak vaktim olmuyor. Hızlı ve pratik olmayı tercih ediyorum. Alışverişe çok vakit harcayamıyorum. Ama fırsat buldukça da alışveriş yaparım elbette.
"ADALILARA HAK ETTİKLERİ ADALARI VERMELİYİZ"
- Adalar Belediye Başkanı adayısınız. Son günlerde gündem olan atlar konusu ve adaların bakımsızlığı hakkındaki projeleriniz nelerdir?
Özlem Öztekin Vural: Adalar hak ettiği muameleyi hiç görmemiş. Çünkü oradaki insanlar şimdiye kadar AK parti belediyeciliğini görmedi. Bir dönem gördü onda da çok şükür alt yapı yapıldı İSKİ su çekti kanalizasyonları yaptı ama şimdi durum yine felaket. Büyükşehir Belediyeciliği zamanında Cumhurbaşkanımı Erdoğan, suların tankerlerle getirilmesi yaparak adeta adalarda devrim yaptı. Ama şimdi sıcak ortamı kayboluyor. Benim aklımda bir sürü proje var. İnsanlar geldiğinde gördükleri yerin gerçekten adalar olması gerekir. Bunun için çok çalışmak lazım ada halkına sunulan hizmet sıfır. Bunu artırmak lazım çünkü adalılar adalarında rahat gezecekleri piknik yapacakları alanlar yok. Çocukların kafa dağıtması gereken yerler, kapalı spor salonun olmaması büyük bir kayıp. Görselliği düzeltmemiz lazım uzaktan bakılınca burası adalar denilmeli. Ada halkı adaları seyrediyor. Turistler keyfini çıkarıyor. Turistlerin bilmediği alanlar çoğaltılmalı. Biz adalılara hizmet için gideceğiz. Adalıların mutlu olduğu yere turist girmeyecek. Adaların en büyük problemi uyuşturucu, tanınan ailelerin çocukları bile uyuşturucuya tutulmuş durumda çünkü çocukların kafa dağıtacak yerleri yok. Allah kimseye göstermezsin bizim o çocukları kurtarmamız lazım. Atlar çok ayrı ve üzücü bir vaka. En son olayda dokuz atın ölmesi çok korkunç bir olay. Bizim buna kesin çözüm projelerimiz var. Asgari pozisyonda herkesi mutlu etmeliyiz ancak nostaljiyi bozmayacağız ama sayıyı azaltmada fayda var. Atlara Büyükşehrin sahip çıkması konusunda çalışmalarımız var. Her şey çok hızlandı. Bu konuda Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve Başkanımız Binali Yıldırım'da çok hassaslar ve yakinen ilgileniyorlar.
"ALLAH ÇEŞİTLİLİĞİ SEVİYOR! YAKINDA O DA ÖĞRENECEK İNŞALLAH"
- Yine ülke gündemi olan magazinsel bir olay var. Bildiğiniz üzere Deniz Çakır bir mekanda tesettürlü kızlara ağır hakaretler etti. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Şeyma Döğücü: Bence bu tür davranış gösterenlerin tedavi görmesi gerekiyor. Ünlü de olsa hiç kimsenin bu kadar agresif olmaya, insanlara saldırmaya ve toplumun huzurunu bozmaya hakkı yok. Geldiğimiz bu noktada Türkiye'de bu tür olaylar artık yaşanmamalı.
Özlem Öztekin Vural: O oynadığı diziden dolayı havaya girmiş. Temel ahlaki bir sıkıntı var. Kapalı bir insan açık bir insana saldırıyor mu olmaması gerekir bu durumların. İnsanda ahlak, empati olacak farklılıklarla yaşamayı öğrenmeliyiz. Allah çeşitliliği seviyor oda öğrenecek yakında inşallah!
"ALIŞILMIŞIN DIŞINDA BİR BELEDİYE BAŞKANI OLACAĞIM!"
- Son olarak eklemek istediğiniz bir durum var mı?
Şeyma Döğücü: Heyecanla beklenen projeleri şimdi açıklamıyorum. Uzman bir kadroya sahibim ve Sancaktepe’yi çok iyi tanıyoruz. Belediyeden de bilgi alıp, alt yapı çalışıyoruz. Sahada da deneyimli ekiplerimiz çalışmalarını sürdürüyor. Doğrudan vatandaşı, Sancaktepeliler’i dinlemek çok önemli. Eksiklikleri öğrenip, kronikleşmiş sorunlara makul çözümler sunmak istiyorum. Projelerimizi bu araştırmalara göre netleştireceğiz. Millet bahçesi gibi projelerimiz de var, istihdam, ulaşım ve otopark sorunları ile ilgili projelerimiz de var. Onların onaylanması durumunda hareket edeceğiz. Çocuk ve kadınlara yönelik güçlü projeler de olacak inşallah. Bunun için de gece gündüz çalışıyoruz. Alışılmışın dışında bir belediye başkanı olacağım inşallah! Bu konuda kendime güveniyorum. Hatta belediyenin girişine bir şeffaf oda yapacağım ve orada vatandaşlarımı ağırlayacağım. Zamanımın bir kısmını da orada geçirmeyi planlıyorum. Burada hem çalışanların vatandaşlara olan tavırlarını gözlemleyeceğim hem de olanları yakından takip edeceğim. Milletimin istekleri benim için önemli. Gelip bana dilek, şikâyet ve önerilerini anlatabilecekler. Tepkileri yakından görmek istiyorum. Ben ilçem ile beraber bütünleşerek büyümek istiyorum.
volkan 5 yıl önce
sizin idolunuz nedir?diye bir soru sorulmuş. idol: Çok tanrılı dinlerde küçük boyutlu tanrı ya da tanrıça heykelciği.
Asil 5 yıl önce
Özrünüz kabahatinizden büyük. Allah ıslah etsin.
mahmut 5 yıl önce
eğer bir gün akpartiye oy vermezsem sebebi "kadın politikası" olacak nett.
Misafir 5 yıl önce
Bir kadın için en büyük, Makam Kariyer Mutluluk Faydalilik ANNELİK tır.