Kale Grubu, Müze Gazhane’de düzenlediği ‘Hayata Değer’ buluşmasında, Türkiye’nin önde gelen sosyal girişimcileri, sivil toplum temsilcilerini ve gençleri buluşturdu.
Kale Grubu’nun Kurucusu ve Onursal Başkanı Dr. (h.c.) İbrahim Bodur anısına düzenlenen buluşmada; sosyal girişimciliğe dair ilham verici oturumlar, paneller ve atölye çalışmaları yer aldı.
Gençlerin yoğun ilgi gösterdiği oturum ve panellerde toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, ötekileştirmenin son bulması, çocukların hayal gücünün harekete geçirilmesi, engellerin aşılması gibi farklı konularda çalışan sosyal girişimlerin yer aldığı buluşmanın sonunda, özel sektöre “Sosyal girişimleri, kurumsal şirketler tarafından desteklenen bir aktör olarak kodlamayın, çözüm ortağı olarak görün” çağrısı yapıldı.
Kale Grubu’nun Kurucusu ve Onursal Başkanı Dr. (h.c.) İbrahim Bodur, vefatının altıncı yıl dönümünde, misyonunu devam ettiren sosyal girişimciler ve gençlerle birlikte anıldı. Müze Gazhane’de gerçekleştirilen ‘Hayata Değer’ buluşmasının açılış konuşmasını yapan Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, "İbrahim Bodur’u bu yıl ‘Birlikte, Bir İlkte…’ ana teması doğrultusunda sosyal girişimciler ve gençlerle birlikte anıyoruz. Eminim, kendisi de burada olsaydı, mutluluktan gözlerinin içi parlardı. O da çok genç yaşında bir hayal kurmuş, Çanakkale’nin küçücük bir köyünde bu hayale giden yolda ilk adımını atmıştı. Babamın anısını yaşatmak için ilk adımımız olan İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı’nı düzenlemeye başladığımız 2017 yılından bu yana, sayıları 1.000’i aşan sosyal girişimcilerle bir araya geldim. Yüzlerce başarı hikayesine tanık oldum. Tam 5 yıldır, dünyanın el birliğiyle daha güzel bir yer olacağına dair inancım pekişti. Bugün, bu inancımın boş yere olmadığını bir kez daha anladım. Çünkü bugün burada yalnızca İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı kazananları ya da finalistleri yok! Güç birliği yaptığımız tüm yol arkadaşlarımız; akademisyenler, basın ve değişimi içeriden başlatan çalışanlarımız burada… Buranın gücü, kapsayıcılık ve çeşitlilikten geliyor" dedi.
TÜRKİYE'DE SOSYAL GİRİŞİMCİLİK YÜKSELİŞTE..
Hayata Değer buluşmasının destekçilerinden Impact Hub Küresel Gelişim Direktörü Alberto Masetti Zanini de ‘Sosyal Etki İçin Küresel Hareket’ başlıklı konuşmasında sosyal girişimciliğin toplum üzerinde olumlu etkilerinden bahsetti. Masetti, “Sosyal girişimciliğin tek bir yazılı kuralı yok, burada önemli olan herkesin kendi alanı için gösterdiği çözüm odaklılık ve liderlik. Dünyadaki etki yatırımlarından faydalanan kadın girişimcilerin oranı sadece yüzde 2, bu oranın artmasını ve kadın girişimcilerin daha fazla ön planda olmasını destekliyoruz. Son yıllarda Türkiye’de sosyal girişimciliğin yükselen
bir değer olduğunu gözlemliyoruz. Türkiye gibi çeşitliliğin fazla olduğu bir ülkede sosyal girişimciliğin de yükselmesi ve yeni bir ekosistem yaratması bizi oldukça mutlu ediyor” diye konuştu.
"ÇOCUKLA BİRLİKTE ÖĞRENMEYİ SEÇMELİYİZ"
‘Hayata Değer’ buluşması kapsamında, Robert Kolej Sosyal Girişimcilik Kulübü danışmanı Aybike Oğuz'un yönetiminde gerçekleşen ‘Ağaç Yaşken Nereye Eğilir’ başlıklı oturumunda konuşan Bilim Virüsü kurucusu Şule Yücebıyık, 21. yüzyılda mevcut eğitim sistemiyle bir yere varılamayacağını belirterek, “Bu topraklardan fikir çıkmaz diye yanlış bir söz var. Doğru öğrenme sistemleriyle çok güzel fikirler çıkıyor. Çocuklarımızı belirsiz bir geleceğe hazırlamak, 21. yüzyıl yetkinlikleriyle donatmak için öğretmekten ziyade birlikte öğrenmeyi seçmeliyiz” dedi. Köy Okulları Değişim Ağı Derneği (KODA) İletişim ve Kaynak Geliştirme Koordinatörü Menekşe Canatan da "Çocuklar için bir şey yapmak değil, çocuklarla birlikte bir şey yapmak değerli" diye konuştu. Hayal Gücü Merkezi Kurucusu Emre Alettin Keskin de çocukların hayallerini harekete geçirmek için büyük projelere ihtiyaç olmadığını, sadece çocuğa alan açmanın yeterli olduğunu vurguladı. Tospaa girişiminin Kurucusu Alp Ar da "Çocuklarımız PISA testinde matematik ve fizikte istenen sonuçları alamıyor. Belki de iş birliğini öğretemediğimiz için bu durumdalar. Biz bunun yolunu, sihirli bir dünya olan oyunla bulduk. Çocuklar oyun sayesinde, dünyadan soyutlanıp kendileri yeni bir dünya kuruyorlar" dedi.
KADINLARI HER ŞEYİ YAPABİLECEKLERİNE İNANDIRMAK GEREKİYOR
‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ekseninde Sosyal İnovasyon’ başlıklı oturum ise Bir İZ Derneği Kurucu Üyesi Betül Bozkurt’un yönetiminde gerçekleşti. Nevruz Köyü Kadın Kooperatifi Mentörü Ayşe Pirhasoğlu Akbaş, köylü kadınlarla birlikte gerçekleştirdikleri çalışmalarda fayda sağlamaya ve hayatın hakkını vermeye odaklandıklarını ifade ederek, “Nevruzlu kadınlarda bugün çok büyük değişim var. Kendilerine olan güvenleri arttı. Parlamaya başladılar” dedi. Kız çocuklarını ve her yaştan kadını futbol yoluyla güçlendirmeyi amaçlayan Kızlar Sahada’nın Kurucu Ortağı Kiraz Öcal da futbolun toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin önemli sembollerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Dünyada en büyük ekonomiye sahip, en çok sevilen spor dalı olan futbolu, lisanslı oynayan kadın oranı sadece yüzde 1. Biz futbol üzerinden önyargıyı kırmak istiyoruz. Kadınların ve genç kızların her şeyi yapabileceklerine inanmalarını sağlamaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Kadınların Elinden girişimi Kurucu Ortağı Muzaffer Alperen Önal, “Biz çeşitli yörelerdeki doğal yaşamı evlere ulaştırırken; aynı zamanda o gıdanın yöresine, hikayesine, yaşantısını da taşımış oluyoruz” dedi. Eğitici oyuncaklar için abonelik servisi sunan Moritoys’un Kurucusu Aslı Sepil ise “Önce adımı atacaksın, sonra gelişmeleri göreceksin” derken, projesi olan herkese kapılarının açık olduğunu söyledi.
ÜRETİCİ KADAR TÜKETİCİNİN DE SORUMLULUĞU VAR!
Adım Adım ve Açık Açık Derneği’nin Kurucularından Prof. Dr. Itır Erhart’ın yönetiminde gerçekleşen oturumda ise ‘Sorumlu tüketim ve üretim kimin sorumluluğu’ konusu tartışıldı. Temiz Moda Hareketini başlatan Bego Jeans’in Kurucusu Bego Demir, tekstilin dünyaya en çok zarar veren ikinci endüstri olduğuna dikkat çekerek, "Eğer tüketici markadan adil ürün isterse bu sektörü dönüştürebilir” dedi. Atığa gitmek üzere olan moda ürünlerini yenileyerek sisteme kazandıran Pazarlamadan sorumlu GMY Tunahan Kafa da her yıl 85 milyar moda ürününün atık haline geldiği bilgisini paylaşarak şöyle konuştu: "12 ayda 300 bin ürünü yeniledik. 3 milyar litreden fazla suyu döngüye kazandırdık. Yenileme, daha güzel yarınlar demek. Amacımız, daha fazla ürünü hak ettiği ömre kavuşturmak…"
TABİT Kurucu Ortağı Tülin Akın da tarım sektörü açısından sorumlu üretim ve tüketimi ele aldığı konuşmasında, “Gıda atığının önlenmesinde tüketicinin büyük sorumluluğu var. Bir şey yerken ve içerken, bunun nasıl üretildiğini de sorgulayın. Kendi sağlığınızı da düşünün” çağrısı yaptı. Akın, tarım sektörünün teknolojiye ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, tüm gençlere bu konuda daha aktif olmalarını önerdi. Kale Grubu Kurumsal İletişim Müdürü Zeynep Özler de “Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nde dünyasına iyi bakanları buluşturuyoruz. Derdi olan sergiler yapıyoruz, meselesi olan sanatçılara alan açıyoruz” dedi.
BİR YORUM YAPIN 0