İsrail'in kirli yüzünü anlatan belgesel "Başka Ülke Yok" (No Other Land) ile Berlin Film Festivali'nde "en iyi belgesel" ödülünü kazanan İsrailli gazeteci ve yönetmen Yuval Abraham, ödül töreninde yaptığı "eşitlik" konuşması nedeniyle ölüm tehditleri aldı.
74. Uluslararası Berlin Film Festivali'nde (Berlinale) "en iyi belgesel" ödülünü kazanan "Başka Ülke Yok" (No Other Land) adlı filmin İsrailli yönetmeni Yuval Abraham, ölüm tehditleriyle burun buruna geldi.
Daha önce İsrail güçlerinin insanlık dışı savaş politikasını sert bir dille eleştiren İsrailli yönetmen, ödül kazandığı filminde yasa dışı yerleşimcilerin işgal altındaki Filistin topraklarında uyguladığı şiddeti gözler önüne serdi. Tüm dünyaya Gazze'deki dramı apaçık bir şekilde sergileyen yönetmenin bu hamlesi İsraillileri sinirlendirdi.
Ödül aldıktan kısa bir süre sonra sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Abraham, İsrail'in "Kanal 11" televizyonunun ödül törenindeki konuşmasının 30 saniyelik bölümünü yayınladığını ve bunu delicesine "Yahudi karşıtlığı" olarak nitelendirdiğini dile getirdi.
İsrail televizyonunda hedef tahtasına konulduğuna işaret eden ünlü yönetmen, ölüm tehditleri aldığını ancak geri adım atmayacağını ve konuşmasındaki her kelimenin arkasında olduğunun altını çizdi.
"ARAMIZDAKİ BU EŞİTSİZLİK SONA ERMELİ"
"En iyi belgesel" ödülüne layık görülen Abraham, törende şu ifadelere yer vermişti:
"Ben İsrailliyim, (filminin yardımcı yönetmeni Basel Adra) Basel ise Filistinli ve sadece iki gün sonra aynı olmadığımız bir ülkeye döneceğiz. Ben sivil düzen altında yaşıyorum, Basel ise askeri düzende. Birbirimize sadece 30 dakika uzaklıktayız. Benim oy kullanma hakkım var, onun yok, benim bu ülkede özgürce hareket etmeme izin veriliyor, Basel ise milyonlarca Filistinli gibi kilit altında ve işgal altındaki Batı Şeria'da. Aramızdaki bu eşitsizlik sona ermeli."
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK VİDEO:
Çağla Şıkel'den kar paylaşımı! Ünlü sunucunun kayak kıyafeti hayrete düşürdü
konuk 8 ay önce
çok haklı konuşmuş.
konuk 8 ay önce
kendilerinden olmayan ve düşünmeyen kimseye tahammülleri yok yaşama hakkı tanımıyorlar.